Alacahöyük Örenlik Yeri’nde 87 yıl önce başlayan kazılar devam ediyor

Cumhuriyet Altını döneminin evvel arkeolojik kazılarının yürütüldüğü, 7 bin yıllık geçmişe sahip Alacahöyük Harabelik Yeri’nde tüm kültürel katmanların ortaya çıkarılabilmesi üzere çalışmalar titizce sürdürülüyor.

Çorum’un Alacahöyük köyünde, Gazi Mustafa Eksiksizlik Atatürk’ün direktifleri ve ferdî servetinden sağladığı katkıyla ilk kez Prof. Dr. Remzi Oğuz Arık ve Prof. Dr. Hamit Zübeyr Koşay aracılığıyla 1935 yılında başlatılan kazılar, halen Ankara Üniversitesi arkeologları yoluyla bitmeme ettiriliyor.

Kent merkezine 53 kilometre mesafedeki Alacahöyük Ören Yeri, Geç Kalkolitik Çağdan itibaren Hatti, Eti, Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu-Osmanlı dönemlerini havi kestirmece 7 bin yıllık geçmişiyle Anadolu’nun arz makro arkeolojik merkezleri ortada gösteriliyor.

Bugüne kadar farklı disiplinlerden yerli ve ecnebi araştırmacının fariza yaptığı kazılarda, hele Hatti ve Eti medeniyetinin beraberinde bozuk Rum firez tarihine ilişik şanlı izlere ulaşıldı.

Tarihi kentte bulunan Hatti uygarlığına ilgili hanedan mezarları, yer makro arkeolojik buluntular beyninde gösteriliyor.

Sokakları, büyük ve adi su kanalları ile kent suru açığa çıkartılan harabelik yerinde Hitit İmparatorluk Çağı’na ilişik abidevi bap de şanlı buluntular arasında düzlük alıyor.

Arkeologlar kazı çalışmalarında muhtemelen bire bir plan dahilinde “milim milim” ilerleyerek, tarihi kentin katmanlarını sabırla aktarılma yüzüne çıkarıyor.

Örenlik yerinden çıkan buluntuların, ehlivukuf arkeologlar eliyle Alacahöyük Hafriyat Evi’ndeki laboratuvarda restorasyonu yapılıyor. Toprağın altında onlarca parçaya bölünmüş halde mevcut tarihi eserler, laboratuvarda uzmanlarca ayrımsız yapbozun parçaları kadar ayrımsız araya getirilerek tamamlandıktan sonraları müzeye ve bilim dünyasına kazandırılıyor.

Kazılar, Ankara Üniversitesi Vasıta ve Zaman-Coğrafya Fakültesi Kazı Bilimi Bölümü Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tayfun Saika başkanlığında, Firez ve Turizm Bakanlığı, Türk Zaman Kurumu ve Ankara Üniversitesinin desteğiyle sürdürülüyor.

Bu yılki kazılarda harabelik yerinin kuzeyindeki bölgeye ağırlık verildi

Prof. Dr. Saika, AA muhabirine, Alacahöyük’ün 2020’üstelik Cumhurbaşkanlığı kararıyla on 12 mahiye hafriyat statüsüne alındığını, yaz aylarında sahada çalıştıklarını, şita aylarında ise çalışmaların hafriyat evinde antrepo ve im çalışmaları şeklinde sürdüğünü söyledi.

Bu yıl arkeolojik kazılarda harabelik yerinin kuzeyinde düz kayran bölgeye ağırlık verdiklerini belirten Sebep, tarihi kentte ilkin açığa çıkartılan Hitit irtifak duvarlarının güçlendirilmesi, belde düzenlemesi ve kazı bilimsel hafriyat çalışmalarının bire bir arada yürütüldüğünü bildirdi.

Alacahöyük’ün hem arkeolojik kazı yapılan hem bile ziyaretçilerin gezebildiği örenlik yerlerinden olduğuna dikkati calip Saika, imkanlar dahilinde yeni projelerle ziyaretçilere daha ongun görseller hazırlamayı hedeflediklerini anlattı.

Kazıların yüce benzeri amacının bile Alacahöyük’te düzlük altındaki katmanlara ilişik bilgilerin bakir teknolojiyle güncellenmesini içerdiğinin altını çizen Sebep, şunları kaydetti:

“Hitit sarayının tezce kuzeyindeki koyu açmalarda yerleşme tabakalarını henüz kemiksiz ortaya koyma çalışmalarımız devam ediyor. Buradaki çalışmamızın asıl nedenlerinden biri, kronolojiyi Ilımlı Küçük Asya’bile elde edilen bakir bilgiler ışığında akva bir şekilde oturtabilmek. Sabık yıl bu işe höyüğün ortasındaki derin çukurlarda başlamıştık, bu sene Kuzey’deki çukurla alay malay ant dizilimini elan net kendisine ortaya koymayı hedefliyoruz. Aynı yandan buradan numuneler alınıyor, laboratuvarlarda imtihan ediliyor, bire bir taraftan dahi höyüğün seçme iki bölgesinde gelişen er tunç çağı ve kalkolitik devir içtimai yaşamı ve belde kültürlerle ilişkilerini öğrenmeyi hedefliyoruz.”



Share: