Ayvacık’taki mıntıka faciasında vakfedilmiş 2 sanık için 4’er nöbet ağırlaştırılmış müebbet, 2’şer misil müebbet istendi

Çanakkale’nin Ayvacık ilçesi açıklarında, 6 ay evvel kaçak göçmenleri taşıyan fiber teknenin batması sonucu 4’ü yavru 6 kişinin hayatını kaybetmesiyle ilişik hazırlanan iddianamede savcı, tutuklu sanıklar Cengizhan Atuk (30) ve Burçer Yılmaz (31) karşı ‘çocuğu kasten öldürme’, ‘bilerek öldürme’ ve ‘muhacir kaçakçılığı’ suçlarından 4’er nöbet ağırlaştırılmış müebbet ve 2’şer öğün müebbet hapishane istedi.

Ayvacık ilçesinde 24 Ilkgüz 2022 tarihinde Yaka Asayiş Komutanlığı, yasa dışı yollarla Yunanistan’ın Midilli Adası’na geçmeye müteharrik göçmenlerin bulunduğu fiber teknenin battığı ihbarını aldı. Bölgeye irsal edilen ekipler, 15 geriden geriye göçmeni kurtarırken, 4’ü bala 6 kişinin ise camit bedenlerine ulaşıldı. Anket kapsamında gözaltına alınan Cengizhan Atuk ve Burçer Yılmayan tutuklandı. Çanakkale Cumhuriyet Altını Başsavcılığınca, 24 Eylül 2022 tarihinde Ayvacık ilçesi açıklarında meydana gelen olayla ait sormaca tamamlandı. Ayvacık ilçesi açıklarında içinde ağır aksak göçmenlerin batması sonucu 4’ü bala 6 kişinin öldüğü olayda tutuklanan sanıklar Cengizhan Atuk ve Burçer Yılmaz hakkında, ‘çocuğu bile bile öldürme’, ‘isteyerek öldürme’ ve ‘muhacir kaçakçılığı yapma’ suçlarından 4’er sefer ağırlaştırılmış müebbet ve ikişer defa dahi müebbet mapushane cezası istemiyle hazırlanan iddianame, Çanakkale 2. Bunaltıcı Ceza Mahkemesince kabul edildi.

İddianamede, sanık ve mağdur şüphelinin ifadelerine vadi verildi. Faciadan esen kurtulan kıygın şüphelilerden Afganistan tabiiyetli H.A.S. (23), savcılıktaki ifadesinde, botta kendisi dışında halası ve kuzeninin da olduğunu belirterek, “Denize açılmamızdan sonradan yaklaşık 15 zaman büyüklüğünde tekneyi Burçer Yılmayan kullandı. Daha sonraları Burçer ‘Sen gel yerime geç’ dedi. Kendisine kullanmayı bilmediğimi ve yanımda üstelik torunlar olduğunu söyledim. Bana bağırıp, ‘İster kullan lazım istimal, boğulur gidersiniz’ diyerek denk verdi. Benzeri süre sonra başka bir mıntıka yanımıza geldi. Takkadak üst rengini hatırlıyorum, kırmızıydı. Burçer Yılmayan, birlikte kâin kişiyle bizim tekneye bakarak daha çabuk olan bu tekneye geçti. Onların özge tekneye geçmesinin peşi sıra mecburen tekneyi kullanmaya çalıştım. Beceremediğim için bölge az kalsın alabora olacaktı. Tekneyi düz yerine kullanmayı başaramadım. Havza öz etrafında dönmeye başladı. Daha sonraları Çanakkale’den komşum olan S.M.H. 15 an kadar tekneyi kullandı. Çocuğu ağlayınca ‘Gel sen bu şekilde tut, ego da sana müzaheret edeceğim’ dedi. Vabeste eşkal, teknenin dümeni ayrımsız süre tuttum. Denizde batmayan payanda şeklinde benzeri husus vardı. Onu geçtikten sonradan Türk karaca sularından çıktığımız anladım. Palikarya yağız sınırına gücük mesafemiz kalmıştı. Palikarya yaka güvenliğini gördük. Dönüp, Türkiye tarafına okşamak istedik. Türkiye’ye hak yolu alırken, kısaca 5 dakika bilahare teknemiz lacerem delindi bilmiyorum; akarsu almaya başladı. Su alınca motoru stop etti” dedi.

Kuzeni Narges Heydarı (20) ve halasını, teknenin suyun gelmediği bölgesine taşıdığını dahi anlatan H.A.S., “4 yaşındaki Yosra Heydarı kucağımdaydı. Şappadak teknemiz suya battı. Hepimiz suyun üstünde kaldık. Cümle kendi canının derdine düştü. Çocuk kucağımdayken halam birlikte benim kıyafetimden tutmuştu. İkisini taşıyamıyordum, halam ağırdı. Gözümün önünde halam boğuldu. Kuzenim Narges’i şişme lastiğe ulaştırdım. Şişme sargaç bambaşka tıpkısı ailenindi. O ailenin yanına yüzdüm, yardım istedim. Herkes birbirine müzaheret ediyordu. Alelade Yosra’nın kıyafetine ayağımı yerleştirdim ve boğulmadan onu dahi o aileye konfirmasyon ettim. Bilahare eşi ve çocuklarını kaybeden kadının ailesini gördüm. Onlar boğulurken esaslı değildim. O aileden geride çabucak avrat ve tıpkı koca çocuk kaldı. Kadında aynı şişme sargaç vardı. Kadın onu falsolu yerleştirmişti. O nedenle boğulacağını düşünüp, yanına gittim. Kemerinden yakalayıp, lastiği yukarı akilane çıkardım. Çünkü lastiği falsolu takmıştı. Elleri lastiğin süresince süfli makul duruyordu. Lastiği çıkarıp, gine makul şekilde kadına tıktım. Birkaç kalsın üçümüz boğulacaktık. Kadının çocuğunu, ekipler gelip, bizi kurtarana kadar salim tutmayı başardım. Ancak sonraları hastanede öldüğünü duydum. Bu olayın mağduruyum ve uymazlık gördüm. Mail akrabalarımı kaybettim. Hemen sıkıntılı dışına kaçmaya etkin muhacir mağduruyum” diye niteleyerek konuştu.

Tutuklu sanık Burçer Yılmayan dahi ifadesinde, “Tekneyi ilkgüz ayında Cengizhan Atuk ile kuma satın aldım. Teknenin ismi ‘Andre’ namına yazılıyor. Teknenin benzeri anahtarı vardır. 23-24 Eylül’bile açacak Cengizhan’daydı. Teknenin muhacir kaçakçılığında kullanıldığını gözaltına alındığımda öğrendim. Ego elan evvel muhacir kaçakçılığı suçundan bir kez anlatım vermiştim. O üstelik 3 yıl önceydi. Sav halen devam ediyor diye biliyorum. Cengizhan’ın muhacir kaçakçılığından davasının olup olmadığını dahi bilmiyorum. Tekneyi aldığımızda karbüratör arızası ve trim arızası vardı. Mıntıka fiber tekneydi. Krem ve al çizgilidir. Tekneyi en son Kumbağlar Limanı’na bırakmıştım. Teknemin orada olduğunu biliyorum. 23-24 Eylül 2022 tarihlerinde Cengizhan Atuk’un da arlarında bulunduğu birinin ismini bilmediğim 4 kişiyle Akliman tarafında kiralık aynı evde canip yanaydık. Tığ beş altı öğün bu evde benzeri araya geldik. Olay haset de bu evde aynı aradaydık. Mangal yaktık, yedik içtik” şeklinde konuştu.

Tutuklu sanık Cengizhan Atuk ise ifadesinde, “23-24 Ilkgüz’bile kesinlikle Ayvacık’a gelmedim. O tarihlerde kolluk kuvvetlerinin beni kapının önünden aldığı Çanakkale’deki evimdeydim. Burçer Yılmayan’ı 1 aydır tanırım. Yılmaz’ın karşı sebep hakeza aynı husus söylediğini bilmiyorum. en son Ayvacık ilçesine 25 Eylül’üstelik geldim. Ailece Çanakkale’den çıkıp, zelzele evlerindeki çocukluk arkadaşımın evine geldik. 1 zaman kaldık. Pazartesi sabahleyin erkenden üstelik çıktık. Ayvacık’ta 6 göçmenin gark olayını bile alım satım günü haberlerden öğrendim. Hassaten pazarı pazartesiye bağlayan tün üstelik arazide 8 şahsiyet muhacir grubunu gördüm, bu hususta birlikte jandarmaya ihbarda bulundum” dedi. – ÇANAKKALE

Share: