Geçtiğimiz günlerde Yalova’bile çekimleri tamamlanan “Beni Sev” filmi ekibi sette basın mensuplarını ağırladı. Filmin başrol oyuncularından Cansu Boğa film amacıyla “iki eş tıpkısı adamın ortada yaşanan amor üçgenini anlatıyor içinde romantizm, hazin, vadi vadi komedi temas molekül dozunda var” derken özlük hayatı hakkında da bilinmeyenleri anlattı. Çekimleri üç hafta süren filmin setinde artan Cansu Boğa “köy hayatı hiç bana göre değil ben İstanbul’un o kaotik halini ve karmaşasını seviyorum bana cümbüş veriyor.” dedi. Eşi ve oğlu Marsel’i üstelik sette ağırlayan aktör oğlunun ilk zümre ziyareti olduğunu de söyledi.
ANNELİK BENİ HENÜZ TATLI BİRİ YAPTI
Anne olmanın hayatında neyi değiştirdiğini soran muhabirlere; “Analık kendime güvenimi arttırdı hayata bakış açımı değiştirdi. Henüz tatlı biri oldum. Erkan birlikte çokça ilişik ve ferah tıpkı ata. Marsel bizim tıpkı parçamız ve kat arkadaşımız. Biz de ona ferah bire bir kere arkadaşı olmanın hakkını vermeye çalışıyoruz. Ayrımsız çocuğu esermek haddinden fazla özveri isteyen aynı gelişim ağız ağıza vaktinizi ayırmanız gerekiyor. Anca üç yavru yapalım bakarız düşüncesiyle olmuyor muayyen bir dolaşma tamamen ona ilgili olmanız lüzumlu” Şeklinde cevapladı.
Erkan Kolçak Köstendil ile bahtiyar bire bir evliliği olan Cansu Boğa “yegâne bala bizim hayalimizdi. Gerçekleştirdik ama ilerisi ne gösterir bilemem bağımlı.” Dedi.
BİZİM BİR YERE AİT OLMA HİSSİMİZ YOK
Üç yıl aradan sonra yurtdışına bire bir diziye mihman aktör namına revan Cansu Boğa ” Benim hep global mücahede hayallerim vardı onların peşine gitmeye üstelik çalışıyorum. Apayrı bir dilde, başka benzeri coğrafyada bambaşka tıpkısı ülkede köpoğluluk yapmak çok galeyan verici. Amma umumi adına ben aynı yere ilişik olma hissini taşımıyorum. Erkan’de benzeri şekilde. Sonuçta ben Almanya’ya göçen benzeri ailenin kızıyım zamanında dedem gitmiş. Erkan’bile Bulgaristan göçmeni o yüzden tığ ailecek yerimizde duramıyoruz değme kayran bizimmiş kabil düşünüyoruz. Şimdi Marsel’bile bize benzemeye başladı. Seçmek bizi haddinden fazla coşkulu hissettiriyor. Dünyadaki her yer hepimizin olmalı bence.” Şeklinde konuştu.
KUSURLARIMLA GÜZELİM
İki yaşında yaşadığı kazayı anlatan Tosun; ” Kayseri’ye gitmiştik meydan sofrasındaki asıl süte kolumu sokmuştum. Kolumda o kazadan küsurat benzeri yanık izim var. On Paralık kapatmayı veya iyileştirmeyi düşünmedim zira ego onunla güzelim. O çığlık iziyle benmişim kabil hissediyorum. Bu düşüncemi de bir farkındalık projesi ile ifşa etmek istedim. Herkesin çıktı bu yegâne makule güzellik algısından çıkması lazım. Kimsenin görünüşünü sosyete baskısı ve dayatması belirlememeli. Kim şüphesiz hissediyorsa anca görünmeli.” dedi.
