Kılıçdaroğlu: Erdoğan’ın İstismar Ettiği O Bahçedeki Hep Gülleri, Hep Karanfilleri, Hep Menekşeleri Alacağım; Çalı Onda Kalacak

CHP Umumi Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tokat’ta gençler ile aynı araya geldi. Kılıçdaroğlu, tıpkı gencin başörtüsü karşı verdikleri yasa teklifine ilişkin sorusuna, “Kadının resim ve kıyafetini belirleyen yöntem olamayacak. Erdoğan’ın istismar ettiği, bostan kendisine gördüğü o bahçedeki bilcümle gülleri, bilcümle karanfilleri, bilcümle menekşeleri alacağım; çalı onda kalacak” yanıtını verdi.

Kemal Kılıçdaroğlu, geri akşam saatlerinde Tokat’ta gençlerle buluştu. Gençlerin sorunlarını ve taleplerini dinleyen Kılıçdaroğlu, hal önerilerini anlattı.

“KİMSENİN YOKSULLUĞUNU AFİŞE EDEMEZSİNİZ”

Kılıçdaroğlu, genç istihdamı ve vaatlerinden biri olan Ocak Destekleri Sigortası’na ilgili şöyle konuştu:

“Tüvana istihdamı azaldı ve gençlere yeni olanaklar icat etmek geçişsiz. Yapacağımız işlerden birisi; Karı Destekleri Sigortası’nı getireceğiz. Eş Destekleri Sigortası, Uluslararası Düzentileme Örgütü’nün (ILO) kabul ettiği dokuz sigorta dalından birisidir. İşsizlik Sigortası, İş Kazası Sigortası, Çığır Hastalığı Sigortası, Emeklilik Sigortası kadar dokuz ayrı alanın sigortası, dokuz ayrı sigorta dalı var. Türkiye, Uluslararası Düzentileme Örgütü’nün 102 sınırlanmış sözleşmesini kabul ederek dokuz sigorta dalını Türkiye’de uygulamayı üstenme ediyor ve 1971 yılında Türkiye bu sözü verdi. Yasama Kurulu, Uluslararası Düzentileme Örgütü’nün koyduğu 102 sınırlanmış sözleşmeyi uygulayacağını söyledi. Şu esas büyüklüğünde sekiz sigorta dalı uygulandı, en son başıboşluk sigortası. Dokuzuncu sigorta dalı olan Familya Destekleri Sigortası uygulanmadı.

Hangi girmek Eş Destekleri Sigortası? Geliri olmayan veya geliri minimum ücretin altında olan ailelere ululuk, içtimai asayiş hakkı kendisine onlara makul gelir güvencesi verecek. Tığ, parti yerine dirimlik güvencesini çöllük ailelerde kadının vezneci hesabına yatırmayı, kadının gidip seçkin kamer zor gibi, işçi kabilinden, görevli gibi aylıklarını çekip zat ailesini geçindirmesini civar görüyoruz. Nedeniyle hiçbir çocuğun yatağa açgözlü girmediği ayrımsız akıl. Bu, toplumsal devletin uygulaması gereken tıpkısı laf. Bugüne büyüklüğünde tek uygulanmadı. Çünkü fakirlik istismar edildi; fakire fukaraya dendi ki ‘ego sana şunu vereceğim, makarna vereceğim, aldatmak vereceğim, sen bana oy ver’. Bu, yoksulluğun istismarı anlamına dirimsel. Dolaysıyla inancımızın da gereği yerine esen elin verdiğini sol ahali görmeyecekse kimsenin yoksulluğunu deşifre edemezsiniz. Karı Destekleri Sigortası ile her aileye minimal garanti vererek toplumda, ailesinde onuruyla yaşamasına imkan vereceğiz. Içtimai devletin gereklerinden birisi da budur.

Ocak Destekleri Sigortası olursa hangi evet? Tıpkısı; nerede ayrımsız ocak hekimi varsa -ki 60 binin üstünde eş hekimi var- pattadak çok sosyal güvenlik uzmanı olacak, toplum bilimci olacak, temas birisi muhtemelen ailelerden mesul olacaklar ve onların düzenlediği raporlara göre ailelere muhtemelen aynı mahiye ödenecek. Örneğin yoksul ailenin geçimi yoksa, geliri yoksa, kimesne çalışmıyorsa, üniversiteye giden çocuğu varsa gelişigüzel birisi üzere ifade düzenlenecek ve o raporların gereği yerine merkezden ailelerin yerine ahenktar maaş aktarılacak. Neresinden göre bildirme beş altı 200 bin gencin istihdamına imkân sağlanacak, içtimai bakım uzmanı namına. Ayrıca taşımalı eğitime akıbet vereceğiz. Nerede öğrenci varsa orada meslek doğrusu var, öğretmeni görevlendireceğiz, atama bekleyen öğretmenlerin büyük tıpkısı kısmı buralarda görev yapacaklar. Öğretmenler arasındaki farkı kaldıracağız. Ücretli sarıklı var, sözleşmeli hoca var, kadrolu sarıklı var. Emsal vereyim; kadrolu sarıklı 500 lira alıyorsa ücretli sarıklı 250 liralık alıyor, kontratlı öğretmen de 50 teklik alıyor. Benzeri işi yaptıkları halde aralarında tıpkı uçurum var. Bu uçurumları de kaldıracağız. Böylecene öğretmenlerin elan aşkın istihdam edilmesine birlikte olanak sağlayacağız.

Gençler ve kadınlar kırsalda çalıştıkları sürece sosyal güvenliklerinin tamamını tığ ödeyeceğiz. Böylece tüvana istihdamına ehemmiyet verip gençlerin önündeki engellerin kaldırılması, onlara istihdam olanağı yaratılması gerekiyor. Genişlik nazik istihdamı Eş Destekleri Sigortası ile yapacağız. Eksantrik ayrımsız molekül daha var, o birlikte kocaman ayrımsız proje. Seçkin mahalleye çocuk yuvası açacağız. Temas mahalleye yetiştirme yurdu yarmak şu demektir; ayrımsız kreşte en bir iki, neresinden göre beş pare zinde avrat hoca fariza yapıyor. Seçme mahalleye açtığınızda binlerce canlı kadının kreşlerde çocuklara eğitim vermesinin olanağını sağlayacağız. Ben, bunun talimatını verdim. Bizim hep belediyelerimiz, kimsesiz mahallelerden başlayarak yetiştirme yurdu açıyorlar. Aileler güven zarfında çocuklarını kreşe bırakıyorlar, dallar sosyalleşiyor, füru dolgunca yetişek alıyor. Asıl ve ata yaşayış zarfında çocuklarını kreşe bırakabiliyor. Dolayısıyla şayet Türkiye genelinde bunu yaygınlaştırabilirsek güvenli olun eleman sıkıntısı çekeceğiz. Bütün bunları dengeli, devir içinde hayata geçireceğiz.”

“KALDIRACAĞIZ, SANSÜRÜ BİTİRECEĞİZ. HİÇ KİMSE, YAŞI NE OLURSA OLSUN, CİNSİYETİ HANGI OLURSA OLSUN, KİMLİĞİ NE OLURSA OLSUN HİÇ KİMSE DÜŞÜNCELERİNDEN ÇEVRE HAPSE ATILAMAZ”

Kılıçdaroğlu, sıkı denetim yasasına ilişkin şunları söyledi:

“Toplumsal medyada sıkı denetim uygulamasına hangi yapacaksın? Hangi yapalım, ‘tak’ diyerek kaldıracağız. Böyle ayrımsız kepazelik olur mu? Gençlerin yahut seçkin kişinin içtimai medyada eleştiri yapması kadar katıksız tıpkı öz bulunmayan. Taşlama içermediği sürece genişlik kaba eleştirilere siyasetçinin sabır etmesi lazım, evrensel tıpkı kuraldır. ‘Vay sen beni elbette eleştirirsin’… Tıpkısı siyasetçinin övgüden haddinden fazla dimdik ve tutarlı, akılcı tıpkısı eleştiriye ihtiyacı vardır. Benim görmediğimi beni eleştiren dirilik görüyorsa eleştiren gönül benzeri zamanda benim arkadaşım demektir, dostum demektir. Benim görmediğim aynı olayı gördü, ‘Neden bununla ilgilenmiyorsunuz’ dedi, eylemek ki gidip ilgilenmek lazım. Bu bağlamda medya, dördüncü güçtür. Modern demokrasilerde teşri, şiddet, icra ve iletişim araçları. Ama biz da medyanın şişman bire bir kısmı ‘havuz medyası’ dediğimiz aynı gruptan oluştuğu üzere, yani kalemini satanlardan oluştuğu üzere onlara tığ ‘medya’ demiyoruz. Amma kalemini satmayan, özgürce eleştirisini işleyen rastgele gazetecinin başımız üstünde yeri vardır. Kaldıracağız, sansürü bitireceğiz. Tek zihayat değil, bu ülkede on paralık kimse, yaşı hangi olursa olsun, cinsiyeti hangi olursa olsun, kimliği ne olursa olsun hiç kimse, düşüncelerinden dolayi hapse atılamaz. Eğer düşüncelerinden ötürü hapse atılırsa demokrasi olmaz.”

“TORPİL ÇAĞ CALIP BİR UYGULAMADIR, KALDIRACAĞIZ”

Kılıçdaroğlu, gençlerin ‘piston’ üstüne sordukları soruya dahi şöyle yanıt verdi:

“Milli Yetişek Bakanlığı’nın önüne neden gittim? Mülakattaki adam üzere. Türkiye yedincisi ergin, sözlüde eleniyorsun. Ne yapacağız? Mülakatı kaldıracağız. Bu kadar ayan, bu kadar açık. KPSS sınavına kim girmişse aldığı puana göre kamuya yerleşecek. Torpili kaldıracağız. Dayı, bire bir kişinin hakkını yemektir, hukukunu yemektir. Eğer siz piston yapmaya kalkar, benzeri kişinin hakkını yerseniz, torpilli olanları dolgunca yerlere getirirseniz o eşhas doğrusu kamu görevi yapmazlar. Onlar dayılarına güvenirler, ‘dayım gelecek, arkamda o var, çalışmasam üstelik kimse bana dokunamaz’ der. Dolayısıyla torpili kaldırdığınız ant, benzeri güç hak ederek tıpkısı yere geldiği ahit, o dirilik bulunduğu yerde haddinden fazla daha dinamik tamam. Zımnında adam köhne ayrımsız uygulamadır, kaldıracağız.”

“BU, CUMHURİYET TARİHİNDE İLK POSTA GERÇEKLEŞEN BİR FENOMEN”

Kılıçdaroğlu, gençlerin sorunlarına ait şu değerlendirmeyi yaptı:

“Gençlerin haddinden fazla sorunları var, âdeta haddinden fazla sorunları var. Sizin ana sorununuz şu değerli ihvan; Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bire bir önce yaşıyoruz. Nedir yaşadığımız önceki? Bizler, bizim kuşağımız, eğitim bilimi aldık, babalarımızdan henüz iyi benzeri geliri yakaladık. Sizin poyra, bizden henüz gani tıpkı terbiye aldınız amma ailelerinizden daha düşük tıpkısı gelire mahkum ediliyorsunuz. O nedenle siz, ‘yurt dışına gideyim’ diyorsunuz. Bu, Cumhuriyet Altını tarihinde ilk defa gerçekleşen ayrımsız görüngü ve bu olayın aksine dönmesi geçişsiz. İstihdam yaratılması lazım.”

“EŞİT ÜCRET VERİLMESİ LAZIM”

Kılıçdaroğlu, özel sektörde etkin öğretmenlerin sorunlarına dair şunları söyledi:

“Minimum ücretin altında, özellikle hususi sektörde etkin öğretmenlere, hususi üniversitelerde, özel okullarda çalışan öğretmenlere düşük maaş veriliyor. Bunun farkındayız. Kamudaki üniversite hocalarının aldığı ücretle özel üniversitelerde alınan ücretin eşitlenmesi açısından aynı hükümranlık arttırma edildi. Benzerini belki bile özel okullar amacıyla de getirmemiz geçişsiz. Fiyat ücret verilmesi geçişsiz.”

“EĞİTİM SİSTEMİNİN TEPEDEN TIRNAĞA YENİDEN DÜZENLENMESİ LAZIM”

Kılıçdaroğlu, Türkiye’deki yetişek sistemine ait birlikte şöyle konuştu:

“Yetişek, tıpkı topluma, aynı kişiye, benzeri aileye, tıpkı ülkeye dershane atlatan sunma koca faktördür. Zımnında eğitimsiz tıpkı toplumun nema, eğitimsiz benzeri toplumun dosdoğru benzeri kültüre anlayış şansı yoktur. Terbiye önemlidir. Terbiye sisteminin tepeden tırnağa yeniden düzenlenmesi geçişsiz. Eğitimin özünde ne var? Eğer aynı terbiye, eğitilen kişinin yani öğrencinin zaaf duygusunu büyütmüyorsa o terbiye tek şeye gönül avcısı. Zaaf duygusunun büyütmesi lazım. Düşkünlük duygusunun büyütmesi hangi demektir? Onun kullanılmamış şeyler, yeni arayışlar içine girmesi demektir. İnsanoğlu tekerleği bire bir milyon yılda keşfetmiş, deminden seçkin saniyede aniden çok icat var. Nedeniyle yetişek sisteminin merakı uyandıracak tıpkısı nazir konusunda mensur edilmesi geçişsiz.”

“ERDOĞAN’IN İSTİSMAR ETTİĞİ O BAHÇEDEKİ BILCÜMLE GÜLLERİ, HEP KARANFİLLERİ, HEP MENEKŞELERİ ALACAĞIM; DİKEN ONDA KALACAK”

Kılıçdaroğlu, benzeri gencin CHP’nin TBMM Başkanlığı’na sunduğu başörtüsü ile ilgili yasa teklifine ilişik sorusunu ise şöyle yanıtladı:

“yasa teklifi, kadının kılık kıyafeti… Yani hiç kimse size ‘niye başörtüsü taktın’ diye soru sormayacak, ama tek hakim dahi avukata etek boyunu sormayacak. İşin garantisi bu. Yani kadının gösterici ve kıyafetini belirleyen politika olamayacak. Erdoğan taraf çizdi. ‘Yok şurası yapacağım, bulunmayan bunu yapacağım’ diye niteleyerek canip çiziyor amma şunu söyleyeyim ben size; Erdoğan’ın istismar ettiği, bahçe olarak gördüğü o bahçedeki bütün gülleri, bütün karanfilleri, bütün menekşeleri alacağım; çalı onda kalacak.”

“TÜRKİYE’NİN HALİNİ HEPİMİZ GÖRÜYORUZ. BU HALDEN TÜRKİYE’NİN KURTULMASI LAZIM”

Kılıçdaroğlu, bir gencin “Altılı ittifakı dağıtmadan götürecek misin” sorusu üzerine şunları söyledi:

“Olur, ne götürmeyelim kim? Hepimiz kusursuz insanlarız, hepimiz demokratlık istiyoruz. Beraber tevessül etmek istiyoruz. Türkiye’nin halini hepimiz görüyoruz. Bu halden Türkiye’nin kurtulması lazım. Makul, hepimiz ayrı partiyiz, hepimizin programı ayrımlı ama demin kuma aynı hükümet programı hazırlıyoruz ve bunun üzerinde çalışıyoruz.”

Share: