CHP Umumi Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “TBMM’nin üstünde sarayın ipoteği var. DÜRÜST Tümen ve MHP milletvekilleri üzerinde sarayın ipoteği var. Ayrımsız dahi bunlar neymiş ‘Biz milliyetçiyiz.’ diyerek geçiniyorlar. Hikaye bunların milliyetçiliği. Esas milliyetçi biziz. Kaynak milliyetsever, kaynak vatanperver biziz.” dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Ekip Toplantısı’nda yaptığı konuşmada seçkin habbe, herhangi bir köyün, mahallenin huzura ihtiyacı olduğunu ve bunun için uğraş ettiklerini söyledi.
Türkiye’nin tıpkısı kat ayrımına geldiğini savunan Kılıçdaroğlu, ülkeyi gündeş uygarlığa atmak ve gündeş uygarlığı çekiştirmek hedefine yöneldiklerini belirtti. Kemal Kılıçdaroğlu, “Bu hedefi kesinlikle amma mutlaka, hangi pahasına olursa olsun gerçekleştireceğiz. Sistem sakıncasız olsun. Adalet içinde yapacağız bunu. Adaletsizliğe sapmadan adalet ortamında yapacağız.” ifadelerini kullandı.
Yalova Belediyesinde “zimmete dünyalık geçirilmesi” iddiasıyla açılan davada, uray başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Vefa Salman’ın, üç ayrımlı bilirkişi raporunda suçunun olmadığına meydan verilmesine rağmen görevine reddetme edilmediğini anlatan Kılıçdaroğlu, “Bu karar adalete yakışıyor mu, yakışmıyor mu? Bilgiler geliyor, ‘Efendim, karar vereceğiz ama bizi sıkıştırıyorlar, bizi sürmekle gözdağı ediyorlar.’ Bunun adı türe oluyor.” dedi.
CHP’lilerin duruşma salonundaki itirazlarının “CHP’liler mahkemeyi bastı” şeklinde önceleme edildiğini aktaran Kılıçdaroğlu, fakat iktidarın mahkemeyi, savcıyı, hakimi ele geçirdiğini ati sürdü. Kılıçdaroğlu, mücadelelerini sürdüreceklerini belirterek “Vefa Salman bizim onurumuzdur, gururumuzdur.” diye niteleyerek konuştu.
İstanbul’daki THK oteli
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türk Albeni Kurumunun (THK) kayyum yoluyla yönetildiğini anımsatarak kurumun İstanbul Laleli’de kirada kâin otelinin ele geçirilmek istendiğini öne sürdü. Konuyla ilgili süren tıpkı ülkü olduğuna belen eden Kılıçdaroğlu, “Tarihine ürkmek duyan herkesin THK’yi koruması lazım. Hep kaynaklarını hortumladılar. Aynı oteli kaldı, demincek oteli dahi ele geçirmeye çalışıyorlar. Yalınlık ve kesin söylüyorum, o oteli ki alırsa burnundan fitil fitil getireceğim.” dedi.
AK Tümen’nin kavrayış belgesine eleştiri
Kılıçdaroğlu, SELIM Fırka’nin önsezi belgesinin özünü bilmediğini fakat “Eş, bilcümle bu arada bu anlayış belgesinin içini dolduralım.” çağrısı yapıldığını anımsatarak bunun “Haddizatında bizim ayrımsız önsezi belgemiz yok bile, bize ulama verirseniz eskimemiş aynı anlayış belgesi yapalım.” anlamına geldiğini savundu.
Ayrımsız siyasetçinin bir kavrayış belgesi ortaya koyabilmesi amacıyla öncelikle acun tarihini, Orta Şark tarihini, kişi ülkesinin tarihini, Kurtuluş Savaşı’nı, bulunmayan olan tıpkısı Osmanlı’dan zinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin nasıl ortaya çıktığını, fen ve teknolojideki gelişmeleri, dünyanın gidişatını bilmesi gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle bitmeme etti:
“Ben arada bir Erdoğan’a çağrı yapıyorum. Buradan yine aynı çağrı yapayım. Şayet vizyonun, vizyonerliğin hangi olması gerektiğini bana tercüman olmak istiyorsan, senin monitör kanallarında ego hazırım. Gel, gel, gel, gel. Cızlam gel, gel, gel. Seziş güya sana öğreteyim, gel. Bulunmayan efendim işi fazlaymış üstelik bilmem güya bile. İşinin ne olduğunu bile biliyorum. Bak akıllıca, işi fazladır yani malı sevk üzerine işi çok aşkın. Öyle Amerika’bile servetler, dünyanın değişik yerlerinde kazanç cennetlerinde dünyalık varlıkları. Az Buçuk paraya tamah etme, malı götüreceğin süreyi kıs, karşıma çık, seninle oturup 85 milyonun önünde tartışalım cesaretin varsa. Ayrıca namına ayrımsız tavsiyem üstelik olsun. İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’ni okusun. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin sunma heybetli panel belgelerinden birisidir.”
Sorunu bilmeyen kişinin çözüm teksir şansı olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, demokrasisi kağıt üstünde küsurat ayrımsız ülkenin büyüme şansı olmadığını söyledi. Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığının dahi tehlikede olduğunu tez eden Kılıçdaroğlu, vecibe dilenildiğini, böyle ayrımsız tabloyu Türkiye’nin daha ilk on paralık yaşamadığını gelecek sürdü.
“Evet genel başbuğ beni listeye yazmazsa”
Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, CHP’nin İkinci Yüzyıla Davet Beyannamesi’nde, sosyal barışın mihman kuzuluk getirilmesi üzere bütün yanlışlık örgütleriyle mücadelenin edim vermeksizin sürdürüleceğinin, devlette değim sistemine meydan verilmesi gerektiğinin, seçme yasasının, darbe hukukunun değiştirileceğinin kayran aldığını anlatarak, şunları söyledi:
“‘Milletin vekilini kavim seçecek’ dedik. Bu kadar açık, kemiksiz söyledik. Geçen gün tıpkı gazetede selen vardı: 100 küsur mebus on paralık kürsüye çıkmamış. Çoğu SELIM Tümen milletvekili. Niye çıkmıyorlar? Şanlıurfa’yı ele alalım. Şanlıurfa’dan bire bir YANLIŞSIZ Tümen mebus TBMM kürsüsüne çıkıp ‘Şanlıurfa’nın şu sorunları vardır.’ demedi, demiyor. Diyemiyor zaten. Sebebi ne? Çarpış hukuku. ‘Ego bunu söylersem, evet umumi başkan beni listeye yazmazsa. Ne olacak? Benim milletvekilliğim gidecek’ diyerek. TBMM’nin üstünde sarayın ipoteği var. DÜRÜST Parti ve MHP milletvekilleri üzerinde sarayın ipoteği var. Benzeri de bunlar sanki ‘Biz milliyetçiyiz.’ diye niteleyerek geçiniyorlar. Hikaye bunların milliyetçiliği. Nesep ulusçu biziz. Üs ulusçu, hakikat vatanperver biziz.”
(Sürecek)
