Elazığlı Muhtarlar Yarım Yamalak Küsurat Sulama Projelerinin Tamamlanmasını İstiyor: Susuzluktan Ağaçlarımız Kuruyor

Elazığ’üstelik muhtarlar, köylerinde yaşanan akarsu sorununa çözüm bulunmamasına reaksiyon gösterdi. Serince Köyü Muhtarı Eyüp Temiz, “Benim köyüm 150 haneydi, 3 sülale kaldı geriye. Bütünü göçüp gelmişler şehre. Susuzluktan ağaçlarımız kuruyor. 50 senelik 100 senelik kirazlarımız, ayvalarımız… Bizim köylerimizin ayvası meşhurdur, armudu meşhurdur. Ovacık’a, Hozat’a babalarımız eşekle, torbayla ayva götürürlerdi, armut götürürlerdi ama bitmiş” dedi.

Elazığ’birlikte muhtarlar, geçen günlerde kente mevrut Kamu Başdenetçisi Izzetinefis Malkoç’a köylerinde yaşanan su sorunuyla ait sıkıntılarını anlattı.

“VERDİĞİM HİÇBİR HİZMETİN KARŞILIĞINI ALAMADIM”

Verilen sözlerin tutulmadığını ve defalarca yetkililerle görüşmesine rağmen akıbet alamadıklarını belirten Kalıp Karaali Köyü Muhtarı Niyazi Yücel, şunları söyledi:

“Bizim barajımız, Tarz Karaali köyünün barajı 13 senedir dayanç etüdü yapılmış, cümle siyasal milletvekilleri ve idarecileri devreye soktuğumuz halde bir cins temeli atılmıyor bu barajın. Bu barajımızla tahminî 3 bin 500 hektar arazide tarımsal sulama yapılacak. Amma benzeri türlü ne milletvekiline, bürokrat ve bakana söylediysek üstelik benzeri tür temeli atılmıyor. Ego 11 senedir Sevgili Ocağı’nda fariza aldım. 2003’ten beri YANLIŞSIZ Öğür üyeliğim devam ediyor. Buna rağmen, SELIM Fırka’ye verdiğim hizmetten hiçbir fiyat alamadım ego. Yani ego ferdî kazanç istemiyorum sayın Cumhurbaşkanı’ndan. Ama köy namına, yer köyler olarak tek kâr alamadım DÜRÜST Öğür hükümetinden. Allah rızası amacıyla, telefonla bile olsa, karşı karşıya birlikte olsa ben Cumhurbaşkanımla görüşmek istiyorum.”

“6 BİN LİRA ELEKTRİK BORCU İÇİN 18 BİN LİRA FAİZ İSTİYORLAR”

Model Salkaya Köyü Muhtarı Nevzat Altun dahi köyüne suyu haberdar etmek üzere ödedikleri canlılık faturalarının efdal olmasından yakındı. Hayatiyet faturasını ödeyemedikleri üzere köylerinde 3 gündür susuz kaldıklarını söyleyen Altun, şunları söyledi:

“Köyümde şu anda 200 merhale var. Bu 200 gömlek suyu muhalif kaynaklarından realizasyon ediyoruz. Yeraltı kaynaklarından suyu sarfetmek üzere buna galiba tıpkısı erke sarfetiyoruz. Bu sarfettiğimiz enerji birlikte AKSA Fırat Faaliyet tevzi firması yoluyla gerçekleştirme ediliyor. AKSA Fırat özel benzeri müşareket olduğu üzere çok efdal bedel, kafasına bakarak bedeller köylüden almaktadır. Üç kamer içinde, onuncu ayın 10’undan bu yana ve 12. aya kadar ödediğim 126 bin liralık bir fatura var. Bu 126 binden tekrar benzeri 6 bin liralık bana takanak çıkacak ve bu 6 bin teklik borcumu bayılmak istiyorum. Şu anda enerjim ekşimik. Bu 6 bin liralık borca güvenerek benden 17 bin 800 liralık dosya masrafı pozitif avukat parası dilek ediyorlar ve bunu dekontlarla makbuzlarla komplesini ispatlamaya hazırım.

“ELEKTRİK FATURASINI ÖDEYEMİYORUZ”

Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Erke Bakanım ve Sayın Valim bu konuya kendiliğinden el atmalarını istiyorum. Eğer AKSA Fırat’ın halkın üzerindeki bu zulmü bitmeme ederse önümüzdeki seçimlerde hükümetimize ve devletimize haddinden fazla balaban sıkıntıların çıkacağını umuyorum. Onun için bile sayın Cumhurbaşkanımdan talep ediyorum. Hani aynı ifade vardır; sahipsiz benzeri kunduracı öldüğünde tün valinin rüyasına girer evet ‘sayın valim beni görün’ diye niteleyerek. Ben dahi ilk Erke Bakanım ve sayın Cumhurbaşkanımdan bizi görmelerini ve bu konuyu ele almalarını arzu ediyorum. Şu anda belediyelerde inceleyebilirsiniz. Bütün belediyelerde suyun tonajı 4 liradır. Bir ton suyu vatandaş 4 liraya tüketiyor. Köylerimizde biz şu anda kendi şahsım adıma 12 TL’den akarsu faturası topluyorum ve bu faturayı topladığım halde şu anda AKSA Fırat’ın borcunu ödeyemiyorum. Bu fahiş fiyattan etraf. 3 gündür neşelilik çökelek ve köyümüz susuz. Şu anda 6 bin teklik amacıyla benden 18 bin liralık avukat ücreti ve repo arzu ettiği için ben bu enerjimi açamıyorum. Köyümde meslek müdürüm mağdurdur. Köyde ortaokulun suyu akmıyor, bütün vatandaşların suyu tortu. Bundan âlem hükümetin bu konuya umum atmasını istiyorum.”

“SUSUZLUKTAN 100 SENELİK AĞAÇLARIMIZ KURUYOR”

Serince Köyü Muhtarı Eyüp Temiz dahi küçümseme sunulan amma bire bir soy hanay geçirilmeyen Serince Köyü Sulama Projesi için yetkililerden müzaheret istedi. Münezzeh, şunları söyledi:

“Bizim köyümüzün sulama projesi var, 74’ten beri bu yapılmıyor. Gidiyoruz geçen periyot Birim Kirişci gelmişti. Sayın bakanımıza verdik dosyamızı. Izzet Akarsu İşleri diyor ki, ‘burada işiniz bitti, gidin yukarıya.’ Yukarı nereye gideceğiz? Kime söyleyeceğiz? Ünite Kirişci’ye verdik dosyamızı, sonuç ne olacak ne yapacağız? 27 köyün 15 bin hektar kayran sulanacak bir yeri var. 74’ten beri akarsu sorunumuz çözülmedi. Babamız öldü, insanlar hayvanlarını sattılar. Dosyamız huruç 20-30 yıldır. Seçkin husus hazır ama diyorlar ki yukarıya gönderin.

Adamını bulacaksın, gideceksin diyorlar. Politik gücümüz bulunmayan, Ihtişam Su İşleri yüzde 80’ini biz yaparız dedi. Biz dahi dedik kim ferasetsiz olarak paramızı toplayalım yüzdelik 20’sini yaptıralım. Kâfi ki gündeme gelsin, yapılsın dedik. Bakanımıza da verdik dosyalarımızı. Benim köyüm 150 haneydi, 3 aile kaldı geriye. Bütünü göçüp gelmişler şehre. Susuzluktan ağaçlarımız kuruyor. 50 senelik 100 senelik kirazlarımız, ayvalarımız. Bizim köylerimizin ayvası meşhurdur. Armudu meşhurdur. Ovacık’a, Hozat’a babalarımız eşekle, torbayla ayva götürürlerdi, armut götürürlerdi. Amma tamam.”

“BAKAN ÜSTELIK BU İŞLERDE PASİF KALIYOR”

Eşkâl Rızaiye Mahalle Muhtarı Hayrettin Tanyıldızı bile Amme Başdenetçisi’nin katıldığı toplantıda durumlarını anlattığını belirterek, şunları söyledi:

“1972’den beri kısaca 50 yıldır Serince su projemiz var. Bu akarsu projemiz, Elazığ’ın yeryüzü bozuk su projelerinden birisidir fakat ne yazık kim bugüne kadar siyasi gücümüz olmadığı için aynı etap encam gidemedik. Sabık bakanı dahi gördük, dosya verdik amma esasen burada başdenetçimize geldik. Şunu ikna etmek istiyoruz. Gerekirse bakanı dahi denetleyin, nezaret de bu işlerde güre kalıyor. Mülki amirleri denetleyin. Düşünün ki 50 yıldır Harput Serince su projesi emretmek aynı Kuzova, Uluova’evet cebin arazi yapısı var burada. Bu işin tıpkısı an ilk çözülmesini bekliyoruz.”

“2009 YILINDAN BERİ PROJEMİZİN TAMAMLANMASINI BEKLİYORUZ”

Gestalt Elmapınarı Köyü Muhtarı Erdoğan Aktarım, 2009 yılından beri yapılmasını bekledikleri gölet projesinin tamamlanmasını istediklerini söyledi. Nakil, sulama projesi tamamlanamadığı amacıyla ilk teşrin yapamadıklarını ve benzeri zaman evvel yetkililerden hal beklediklerini kaydetti. Zahir, şöyle konuştu:

Erdoğan Nakil, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Köyümüzün bildirme şişman sorunlarından biri 2009’bile aynı Gölet projemiz vardı. Bütün temas şeyi yapıldı. Dosyamızın Ankara’ya gittiğini söylediler. Bire Bir türlü vurdumduymaz dönüşü yapılmadı. Ayrımsız an önceki bu dosyanın orada onaylanıp ansız dönmesini, göletimizin yapılmasını istiyoruz. Bu göletten 3 karye faydalanacak. Elmapınarı, Koçkale ve Korucu köyü. Buna ihtiyacımız var. DSİ kanallarımızı kestikten sonraları rüşvet, buğdayın haricinde hiçbir özdek kol biçemiyoruz. Eskiden tığ şeker pancarı ekerdik, pamuk ekerdik, sebze ekerdik. Şu anda evimize bile sebze eklemiyoruz. Akarsu sıkıntımız var. Bunun tıpkısı an geçmiş gereğinin yapılmasını istiyoruz.”

“SULAMA PROJESİNİN TAMAMLANMASINI İSTİYORUZ”

Arındık Köyü Muhtarı Harun Polat şu ifadelere kayran verdi:

“Elazığ merkeze sınırlanmış 23 kilometre mesafedeki köyümüz var. Burada 20 sene önce yapılan tıpkı göletimiz var. Burası suvarmak amacıyla yapıldı. Fakat bu sulama göletimizin tesisatı, ulaştırması, sulama alanlarımıza ulaştırılması yapılmadı. Kem mevdu ayrımsız proje. 20 yıldır göletimiz olmasına karşın suyu kullanamıyoruz. Sulama tarımı yapamıyoruz. Bu nedenle biz DSİ’ye ve Özel İdareye başvuruyoruz ancak bunlar bize barajın bitirildiğini, sulama birliğine doğrulama edildiğini, kooperatife devredildiğini söylediler. Bizim kooperatifimizin bu sulama kanallarını veya vabeste sistemini etme imkanı yoktur. Kooperatifin anca tıpkısı maddesel imkanı bile yoktur. Bunun heybet eliyle yapılması geçişsiz. Yapılan proje nakıs yapılmıştır. Tığ bunu yetkililerimize bildirmemize karşın gelişigüzel çözüm bulunamadı bugüne büyüklüğünde. 20 bin dönüm bizim köyün, bitişik köyümüzün 9 bin dönüme andıran arazisi var. Sulama yapılamadığı için bu göletten faydalanamıyoruz. Faydalanabilenler taş çatlasın bin dönümü geçmez. Bu birlikte büyük tıpkı kayıp bunu dile aktarmak istiyorum, yetkililerden hal istiyorum.”

Share: