Sebastapolis’teki kazılarda bronz haç bulundu

Tokat’taki Sebastapolis Antika Kenti’nde yapılan kazılarda 11-12. yüzyıla tarihlenen bronz haça ulaşıldı.

Tokat kent merkezine 69 kilometre uzaklıktaki Sulusaray ilçesinde yer düzlük Sebastapolis Antik Kenti’nin stabil tarihi bilinmese bile ara sıra kaynaklarda milattan evvel 1. yüzyılda kurulduğu anlatım ediliyor.

Roma İmparatoru Trajan bir zamanlar milattan sonra 98-117 yıllarında Pontus Galatius ve Polemoniacus eyaletlerinden ayrılarak Kapadokya eyaletine karışma edilen antika kentin o bölüm intikal yolları üstünde bulunması ve günümüzde üstelik mergup termal kaynaklar sebebiyle 2 bin sene büyüklüğünde önceki Karadeniz’in yer iri 5 şehrinden biri olduğu belirtiliyor.

Döneminde haddinden fazla birkaç şehrin eş olduğu, zenginliğin göstergesi mal basma yetkisi kâin Sebastapolis’in büyük savaşlar, yıkımlar, afat ile geçiş yollarının değişmesi sonucu bozuk önemini kaybettiği, gittikçe de unutulduğu kaydediliyor.

Sebastapolis Antik Kenti’nin ortaya çıkarılması için Tokat Müze Müdürlüğünce 1986’dahi etüt kazılarıyla başlayan çalışmalar, sonraki yıllarda kurtarma kazısı şeklinde bitmeme etti.

Antika kentte 1991’da uzaklık sunulan çalışmalara 2013 yılında esasen başlandı. Antika kentteki hafriyat çalışmaları, Ondokuz Mayıs Üniversitesi İnsan ve Sosyete Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü Akademisyen Doç. Dr. Atak Temür’ün danışmanlığında sürüyor.

Bu yılki icraat sırasında mevcut sunu yetişkin im ise kısaca 15 santimetre uzunluğundaki tunç put.

Bulunan istavroz dönemin tipolojisini yansıtması açısından ehemmiyet taşıyor

Doç. Dr. Atak Temür, AA muhabirine, bu yıl 3 hafta süren hafriyat çalışmalarını tamamladıklarını söyledi.

Kazılmış alanlarda saffet, kazı ve kazı evinin altyapısının hazırlanmasına müteveccih mücahede yapıldığını tamlayan Temür, “Bu yılki kazılara, 2021 yılında kazılmaya başlanan Bizans Kilisesi’nde bitmeme edildi. Sabık sene yapının maşrık kesiti bölüm yüzüne çıkartılmıştı. Bu yıl ise cenup ve kuzey neflere (kilisenin format koridoru yahut art duvarı ile kesişme noktasının genişlik ırak noktası ortada düzlük kayran anne üzeri) paralel alanda mesai gerçekleştirildi.” dedi.

Çalışmalar sırasında vahim miktarda bülten başlığı, sütün altlığı, Roma ve Bizans dönemlerine ilgilendiren seramik buluntulara ulaşıldığını dile getiren Temür, şöyle devam etti:

“Bunun yanında hele yapının 11-12. yüzyılda kullanıldığının sunma önemli kanıtı kendisine sarkaçlı haç dediğimiz tunç haç buluntusu karşımıza artık. Bizim için oldukça eke, zira antik yüzyıl yapılarının birçoğu geç dönemde değişik amaçla tekrar kullanılıyor. Haçın, kilisenin sonraki dönemde alelhusus mutfak adına kullanıldığını düşündüğümüz alanında bulunması çokça heybetli, burayı tarihlemede bize yarar sağlıyor. Yapının kavi haddinden fazla yerinde geç zaman Bizans cidar kalıntılarının bulunması, yapının ahir yıllarda ayrımlı işlevde kullanılmış olduğunu göstermesi açısından berenarı mefret.”

Sarkaçlı haçların imdi kolyenin yahut o dönemde din adamlarınca tespihlerinin ucuna takıldığına belen fail Temür, “Haçın üstünde dairevi semboller bulunuyor ve döküm olarak yapıldı. O dönemin tipolojisini yansıtması ve yapının hangi devirde ne amaçla hamiş olduğunu göstermesi açısından büyük.” ifadelerini kullandı.

Temür, kilisenin narteks (methal holü) ve atrium (büyük ön sahn) kısmının üzerinde yıkılması gereken gündeş yapılar bulunduğu amacıyla bu alanda emek yapmanın olabilir olmadığını vurgulayarak, “Devletleştirme problemlerinin çözülmesi ve lüzumlu finansman desteğiyle Sebastapolis Antika Kenti’nin elan bile tez ahit yüzüne çıkarılması yer balaban gayemizdir.” diyerek konuştu.



Share: