İZMİR’deki Dokuz Ilkgüz Üniversitesi’nin (DEÜ) Zelzele Araştırma ve Aplikasyon Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Akademisyen Prof. Dr. Hasan Sözbilir, 2 yıl eski 6.6’lık tahripkâr depremin, Memleha fayının kuzeydoğu ucundaki ‘çiçek yapısının? etkili ayla geçerek Buca fayı kabil binlerce yıldır samut fayları aktifleştirdiğini söyledi. Buca’daki 4.9’luk yer sarsıntısı sonrası bölgede bire bir zelzele fırtınası yaşandığına dikkati çekici Prof. Dr. Sözbilir, “Yani bu çiçek yapısının içerisindeki bir nice kırık, sarsıntı fırtınasına bozukluk oluyor. Bu fayların 5.5 ve üstü yıkıcı zelzele tezyit kapasitesi namevcut. Ürkü yapacak ayrımsız format namevcut” dedi.
Buca’dahi 4 Teşrinisani günü saat 03.29’bile Richter ölçeğine göre 4,9 kadar zelzele oldu. Kavuşum 14.47 kilometre derinliğindeki yer sarsıntısı İzmir’in yanında Manisa, Okumuş, Balıkesir ve Çanakkale’den da hissedildi.
DEÜ DAUM Müdürü ve Yer Bilimi Mühendisliği Bölümü Akademisyen Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Iye Denizi, Seferihisar açıklarında, 30 Ekim 2020’da meydana mevrut 6.6 büyüklüğündeki depremin Tuzla fayının kuzeydoğu ucundaki ‘çiçek yapısının’ aktif kuzuluk geçerek Buca fayı kabil binlerce yıldır suskun fayları aktifleştirdiğini söyledi.
‘BUCA’DAKİ FAYLAR, TÜRKİYE DİRİ FAYLAR HARİTASINDA ÇİZİLİ FAYLAR DEĞİL’
Prof. Dr. Sözbilir, “6.6’lık depremden bilahare özellikle Kuşadası Körfezi’nde 5 büyüklüğüne vasıl çokça sayıda deprem oldu. Bu cereyan deminden dahi henüz da kuzeye, Buca’ya raporlu durumda. Buca’daki faylar, Türkiye zinde faylar haritasında çizili faylar değil. Çünkü bu yaşayan fay haritasında kayran alan faylar, 5.5 ve gövde depremleri içeriyor. Temel şoktan sonraları, Buca ile Kısıkköy beyninde depremlerin yoğunlaştığını görüyoruz. Türkiye dinç faylar haritasında kayran düzlük Memleha fayına değinirsek, Buca sınırında bitiyor. Fakat bizim yaptığımız çalışmaya bakarak fayın dallanarak Buca’dahi da bitmeme ettiğini görüyoruz. Antrparantez burada fayı incelersek, yüzeyden yani zeminden aşağıya akla yatkın bu fay değişik faylarla birleşerek çiçeğe benzeyen bir çatı oluşturuyor. Bu bir jeolojik yapı. Bütün dümdar depremler bu yapının içerisinde gerçekleşiyor” dedi.
‘SARSINTI FIRTISINA HASTALIK OLABİLİR’
Bölgedeki hareket fırtınasına dikkat çekici Prof. Dr. Hasan Sözbilir, “Yani bu yapının içerisindeki birçok kırık, hareket fırtınasına illet oluyor. Bu faylar, 5’e varan depremler üretebilir. Bu fayların 5.5 ve üstü yıkıcı sarsıntı reprodüksiyon kapasitesi namevcut. Ancak burada bire bir zelzele fırtınasına hastalık olanaklı bu üstelik eksantrik faylara aktarılarak bitmeme edebilir. Ürkü yapmaya gerek namevcut. Elbette bu kök depremler olacak. Güzeşte sarsıntıda olduğu kabilinden yoz keder ve gelişmemiş sürekli gerçekleşecektir. Panik yapacak bir nitelik yok” diye konuştu.
‘TUZLA FAYI 7 KADAR SARSINTI ÜRETEBİLİR’
Fayların birbirini tetiklediğini hatırlatan Prof. Dr. Hasan Sözbilir, “Buca fayının Tuzla fayı ile bağlantısı bulunuyor. Bütün bu bina, dediğim kadar ayrımsız çiçek yapısını andıran şekilde kaslı durumda. Memleha fayının 7 kadar aynı sarsıntı üretebildiğini biliyoruz. Bu depreminde yakın bir zamanda olması beklenmiyor. Fakat tığ toplum yerine depreme tedarikli olmalıyız. Bunun üzere toplumun bilinçlendirilmesi gerekiyor. Bunun üzere yapılması gereken icraat var. Onlardan birini 12 Teşrinisani’üstelik devlet olarak AFAD vasıtasıyla düzenlenecek olan tatbikatta gerçekleştireceğiz. Zelzele öncesi, sırası ve sonrasında hangi yapmamız gerektiğini anlamış olacağız” ifadelerini kullandı.
