Bili: ABDULLAH ÇELEBİ-Müşteri: KERİM UĞUR
CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, İzmir’birlikte yapımı yılan hikayesine dönen Bayraklı’daki şehir hastanesinin halen açılamadığını, kentte haddinden fazla çetin tıpkısı sayrılarevi ve doktor sıkıntısı olduğuna ilgi çekti. Serter, “Şen, Ödemiş, Tire, Kiraz ve Beydağ ilçelerimizin nüfusu 316 bin yaşama. Yani Anadolu’daki tıpkısı kentten daha fazla eş. Bu nüfusa poliklinik var, tıpkı alelade şifahane Ödemiş’te var. Tıpkı bayağı şifahane bile Tire’de var. Amma duygu hastalığına bakacak doktorumuz yok. Buradaki kalp krizi nâkil hastalarımız İzmir’e yetiştirilmeye çalışılıyor. Küşayiş 140-150 kilometre. 1,5 saat mesafede ambulansın hulul süresi. Bu vakitte şüphesiz ulaşacaksınız?” dedi.
CHP İzmir Mebus Bedri Serter, Türkiye’nin üçüncü şişman kenti olan İzmir’birlikte yaşanan şifahane ve hekim sıkıntısına ilgi çekti. 2014 yılında temeli atık ve 30 ayda açılacağı söylenmesine rağmen halen tamamlanamayan Bayraklı’daki şehir hastanesinin vadi seçiminin yanlışlığına üstelik işaret eden Serter, SIMURG Olgun Ajansı’na şunları söyledi:
“Etraflı dönemden beri ben bu konuyu izlem etmekteyim. Gelişigüzel ahit söylüyorum bire bir şehir efsanesi ile karşı karşıyayız. Bayraklı’de kent hastanesi denilen heyula aynı yapı var. Bu yapının ne ant açılacağı, bittabi olacağı hiç galiba değil. ve bunun üzerine bağımlı burada bina yapmakla kalmıyor. İçerisindeki hikmet ve birikimi olan doktorlarımızın, hemşirelerimizin, hastalanmış bakıcılarımızın nereden geleceği muhtemelen değil. İzmir’in beş altı noktasında, söz gelişi Yenişehir’bile çarkıt Atatürk Mehabet Hastanesi’nde doktorlarımız var. Oralardan dürtüp çalıp orada (site hastanesinde) görev yaptırtmak isteyeceklerini hissediyorum. Elhak akıbet dönemde Afiyet Bakanlığı ve Afiyet Bakanlığı’na gelen eşhas esenlik işlerini öyle bir karıştırdılar kim tıpkısı yandan profesörlere ‘dışarıda muayenehane açamazsınız’ dediler, hastanede tuttular. Sonra ‘açabilirsiniz’ dediler. Ayrımsız kalem ne yaptıkları galiba değil. Hastalarımız da ansız.”
“KIRIK HATTININ, ŞEHİR HASTANESİNİN ALTINDAN GEÇTİĞİNİ DUYDUM”
Bedri Serter, şehir hastanesinin donanımının de şüphesiz olacağının henüz netleşmediğini vurgularken, şöyle devam etti:
“Aynı bile benim çok ehemmiyet verdiğim bire bir öz; Turgutlu fay hattının oradan geçtiğini biliyorum. Çünkü yer bilimi mühendislerinden duydum. İnşallah o kirik hattı konusunda kurmamışlardır bu hastaneyi. Şayet kurdularsa amiyane gelecek olan tıpkı İzmir depreminde, Samos depreminde etkilendiğimiz olay arasında, İzmir depremi olduğu devir hangi yaşayacağımızı bilemiyoruz. Burada da hükümeti çokça titiz davranmaya çağırıyorum. Çünkü o hastane zaten ulaşılamayacak benzeri noktada. Eğer ayrımsız depremde oradaki yollar, izler binalar yıkılırsa İzmir bitti demektir. Milyonlarca insanımızı kaybetmiş olacağız bu noktada.”
“ÂDETA MENDERES’TE HIS KRİZİ GEÇİRENLER İZMİR’E YETİŞTİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR”
İzmir’in uzak ilçelerinden, Küçük Menderes Havzası’ndaki Şen, Ödemiş, Tire, Kiraz ve Beydağ’da yaşanan sayrılarevi ve doktor sıkıntısına dahi meni fail Serter, şunları söyledi:
“Geçtiğimiz haftalarda Siftinlik Menderes Havzası’ndaydım. Buradaki ilçelerimiz Rahat, Ödemiş, Tire, Kiraz ve Beydağ. Bu 5 ilçenin nüfusu 316 bin can. Yani Anadolu’daki bir kentten elan fazla kişi var. Bu nüfusa poliklinik var. Bire Bir banal şifahane Ödemiş’te var. Bire Bir küçük hastane Tire’birlikte var. Amma kalp hastalığına bakacak doktorumuz namevcut. Buradaki kalp krizi geçiren hastalarımız İzmir’e yetiştirilmeye çalışılıyor. Duruluk 140- 150 kilometre. 1,5 saat mesafede ambulansın vürut süresi. Bu vakitte elbette ulaşacaksınız? Yani algı şansı yok oranın üstelik. Ayrımsız zaman evvel kardiyoloji merkezinin kurulması ve buraya zaruri olan doktorun gelmesini halkım adına talep etmekteyim.”
“MERKEZDEKİ HASTANELER DÖKÜLÜYOR”
Serter, sonsuz kent hastanesinin beraberinde site merkezinde mütezayit hastanelerin da çokça eskidiğini, tıpkı zaman önce yenilenmesi gerektiğini vurgularken, “İzmir’imizde çok sunturlu bir sine hastanesi var. Amiyane hizmet tam. Ben öz kardeşimi yatırdım o hastaneye. Pandemi döneminde dayanılmaz ayrımsız otama sistemi var. Ama hastane dökülüyor. ya burayı da ayağa kaldıralım, çam ağaçlarının içerisinde, cümle müvellidülhumuza içre, ne kadar şehrin ortamında da olsa üstelik çokça yararlı olabilecek benzeri sayrılarevi. Karşı tarafında yavru hastanesi var. Oranın bile ayağa kalkması geçişsiz. Merkezdeki Behçet Çevrimli Çocuk Hastanesi bile ayağa kalkmalı” dedi.
Askeri hastanelerin bile yeniden açılması gerektiğini tamlayan Bedri Serter, site hastanelerinin yapımıyla ilgili süreçlerin ise saydam yürütülmediğini, bu durumun Sayıştay raporlarına bile yansıdığını söyledi.
“DOKTORLARIMIZIN GERİ DÖNDÜRÜLMESİ LAZIM”
Serter, pandeminin peşi sıra ülkeyi terk fail hekim ve afiyet çalışanları ile ilgilendiren ise şöyle konuştu:
“8 bin 500’e andıran çok nadir doktorumuz Almanya’de, Hollanda’dahi, İngiltere’birlikte, Amerika’birlikte aksiyon bulup oralara gittiler. Maalesef hükümet o kadar geç kaldı ki… Duyumlarımı alıyorum. O doktorları köylü ifham etmek amacıyla neler yapılabileceğini düşünüyorlar. Şaşırmış vaziyetteler… Zira o doktorlara ihtiyacımız var. Onlar bizim hocalarımız. Ustası olmazsa çırağı, kalfası elbet olacak, yerine adam nasıl yetişecek? Hangi yapıp yazar bu insanlarımızı ansız Türkiye’ye kazandırma mecburiyeti var. Çıktı maaşlarını mı arttırırlar, primlerini mi verirler… Bu arkadaşlarımızın balaban aynı kısmının Türkiye’ye düşüncesiz dönmesi lazım. Yoksa Türkiye doktorsuz kaldı. Koskoca şehir hastanesi. Yapı eke değil kim içerisinde doktorun yoksa… Oylumlu üniversiteler kuruluyor, ortamında öğretmenler yoksa tek kıymeti namevcut. Maalesef AKP iktidarı seçkin şeyi binaya, betona ve tuğlaya bağladı. Bu aksiyon bizi kitlesel anlamda bıktırdı.”
